Yaşayan Hücre Özellikleri

Posted on
Yazar: Lewis Jackson
Yaratılış Tarihi: 8 Mayıs Ayı 2021
Güncelleme Tarihi: 17 Kasım 2024
Anonim
Yaşayan Hücre Özellikleri - Bilim
Yaşayan Hücre Özellikleri - Bilim

İçerik

Hücreler tüm yaşamı oluşturan temel birimlerdir, temel olarak bir "biyoloji birimi" dir. Tek hücreli bir organizma tek bir hücreden oluşur, çok hücreli organizmalar ise farklı seviyelerde düzenlenmiş milyarlarca hücreden oluşur. Hücreler görünüm ve fonksiyon bakımından değişebilir, ancak ne kadar farklı hücrelerin ortaya çıkabileceği önemli değildir, yaşayan hücrelerin birçok ortak özelliği vardır.

Büyüme ve gelişme

Normalde, hücreler belirli bir boyuta büyür ve sonra durur. Hücreler içsel ve dışsal faktörler nedeniyle büyümeyi keser.

Büyüme faktörleri, hücre ortamındaki plazma membranına bağlanan ve büyümeye devam etmek için hücreleri yönlendiren proteinlerdir. Büyüme faktörleri hücrelerin hücre bölünmesini başlatmadan büyümelerine neden olur. Yakın çevredeki diğer hücreler, sinir büyüme faktörü (NGF) durumunda olduğu gibi diğer hücrelerin büyümesini etkilemek için hücresel ortama büyüme faktörleri salgılayabilir. Araştırmacılar, yara iyileşmesini arttırmanın bir aracı olarak büyüme faktörlerinin kullanımını düşünüyor.

Hücreler, hücreyi saran hücre zarı, diğer hücrelerin zarlarına temas ettikten sonra büyümeyi durdurabilir. Hücre içindeki belirli genler, hücre büyümesini durduran proteinlerin sentezini yönlendirir. Ulusal Biyoteknoloji Bilgi Merkezi'ne göre, bu yollardan herhangi biri ters gittiğinde, hücreler kontrolsüz şekilde büyüyerek kanser tümörü oluşumuna neden olur.

Canlıların Özellikleri: Homeostaz

Homeostaz, sürekli bir iç ortamı belirtir. Hayatta kalmak için, hücrelerin hücre dışındaki değişikliklerden bağımsız olarak kendi içinde sabit bir ortam sağlamaları gerekir. Hücre zarları, hücrelerin hücrelerin içindeki durumu düzenlemelerine izin verir. Bazı maddeler içeride kalmalı, diğer maddeler ise sınırların dışında kalmalıdır.

Hücreler, hücrenin içindeki suyun dengesini korumak için, giren ve çıkan suyun miktarını kontrol eder. Aynı damarda, bazı hayati hücresel işlemler sadece çok spesifik pH ve sıcaklık koşulları altında gerçekleşir. pH, bir maddenin asitliğinin ölçüsüdür.

Hücreler, geri besleme döngülerinin yardımıyla bu tür bir stabiliteyi korur. Bir geri besleme döngüsünde, bir hücre, sodyum gibi bazı maddelerin konsantrasyonundaki değişiklikleri tespit eder ve daha sonra hücre zarına gömülü bileşenleri çimdikleyerek hücreye giren ve çıkan bu maddelerin miktarını değiştirir.

İç ve Dış Hücre Hareketi

Tüm hücreler, ister dahili ister harici olarak bir çeşit hareket gösterir. Hücre hareketi hem tek hücreli hem de çok hücreli organizmalarda meydana gelir. Dahili hücre hareketi, hücre içindeki hücre iskeleti yardımıyla hücrenin diğer bölümlerine geçen hücre içindeki organları ifade eder.

Birçok hücre ayrıca birbirinden bağımsız olarak hareket eder. Hücreler, kirpikler ve flagella gibi ince dış yapılar nedeniyle hareket eder. Birçok kirpiklerin eşzamanlı çırpılması, parameciler gibi tek hücreli organizmaların sıvılar boyunca ilerlemesini sağlarken, tek bir flagellum, sperm hücrelerini bir yumurta hücresiyle birleşmek üzere ileri itmek için ileri geri hareket eder.

Hücresel Üreme

Çoğu hücre, hücre bölünmesi olarak da bilinen mitoz süreci yoluyla çoğalır. Mitoz hem tek hücreli hem de çok hücreli organizmalarda ortaya çıkar. Hücreler, tek hücreli yaratıklar durumunda üreme için kendilerini çoğaltırken, çok hücreli organizmalarda mitoz, eski hücrelerin yerini alır ve doku büyümesinden sorumludur.

Mitoz, orijinal hücrenin kesin genetik materyali olan iki hücreli hücreye neden olur. Mitozda, her hücrede yapı ve işlevi belirleyen genetik materyal çoğalır ve hücre, her biri yeni hücrede, orijinal hücreye özdeş yapılara sahip olan hücrelerin ortasına bölünür.

Hücrelerde Enerji Kullanımı

Hücreler, protein üretimi ve hücre bölünmesi de dahil olmak üzere tüm fonksiyonları çalıştırmak için enerjiye ihtiyaç duyar. Hücreler tarafından kullanılan enerji tipik olarak adenozin trifosfat veya ATP olarak adlandırılan bir bileşik biçimini alır. Birçok hücrede, basit bir şeker türü olan glikoz adı verilen bir madde, ATP üretmek için kimyasal olarak oksijenle reaksiyona girer.

Bu nedenle, tüm enerji sonuçta fotosentez işlemi ile bitki hücrelerinden türetilir, burada bitkiler oksijen ve glikoz üretmek için güneşin ışık enerjisi yardımıyla karbondioksit ve su alırlar. Bitki hücreleri glukozun kendilerini kullanır; sırayla, bitkileri ya da bitki yiyen organizmaları tüketen organizmalar kendi enerji ihtiyaçları için glikoz alırlar.